18 yıl boyunca terk edilmiş ikizleri büyüttüm: sonra biyolojik anneleri her şeyi mahvedebilecek tek bir zarfla ortaya çıktı

Ben 73 yaşında Margaret’ım ve on sekiz yıl önce keder kalbimi boşaltmıştı. Kızımı ve torunumu gömmek için uçakla geri dönüyordum, umutsuzluğa kapılmıştım ki koridorda yalnız başına ağlayan iki bebek fark ettim. Altı aylık bir erkek ve bir kız bebek, terk edilmiş bir şekilde titriyorlardı, yolcular ise sinirli bir şekilde mırıldanıp bakıyorlardı. İçimde bir şeyler kıpırdadı ve onları orada bırakamayacağımı biliyordum.

Onları kollarımda tuttum ve minik bedenlerinin bana sokulduğunu hissettim, sanki onlar da beni seçmiş gibiydi, tıpkı benim onları seçtiğim gibi. Uçak sessizliğe büründü ve bir ebeveyn çağırdım, ama kimse öne çıkmadı. İndikten sonra her şeyi havaalanı personeline ve sosyal hizmetlere anlattım. Kimse bebekleri bildirmedi ve onları düşünmeyi bırakamadım. Kederimin ortasında, hâlâ sahip olduğumu bilmediğim bir amaç kıvılcımı hissettim.

Üç ay sonra, ikizler Ethan ve Sophie’yi resmen evlat edindim. Onları büyütmek bana hayata devam etme sebebi verdi ve onlara sevgi, istikrar ve rehberlik yağdırdım. Yıllar içinde, benim en iyi yanlarımı yansıtan ve sayısız şekilde kızımı hatırlatan, şefkatli ve zeki genç yetişkinler oldular. Beni neredeyse tüketen trajediden sonra bile hayat yeniden tatmin edici gelmeye başladı.

Sonra, geçen hafta, Alicia adında bir kadın gelip biyolojik anneleri olduğunu iddia etti ve babalarından miras almak için belgeleri imzalamalarını istedi. Niyetleri açıktı: para, sevgi değil. Avukatımın yardımıyla, ikizlerin ona karşı hiçbir yasal yükümlülüğü olmadığını hızla tespit ettik. Alicia’nın durumu manipüle etme girişimleri başarısız oldu ve mahkeme tamamen Ethan ve Sophie lehine karar vererek, onlara mirası verdi ve çocukları terk etmekten sorumlu tuttu.

O akşam, verandada oturup birlikte gün batımını izledik. Ethan ve Sophie sakindi, güvenleri ve sevgileri sarsılmamıştı. Ellerini tuttum ve onlara, tıpkı onları kurtardığım gibi, onların da beni kurtardığını söyledim. Kan hayat verir, ama sevgi aile yaratır. Çocuklarıma baktığımda, ne olursa olsun birbirimize sahip olduğumuzu biliyordum ve bu fazlasıyla yeterliydi.

Like this post? Please share to your friends: